Uzun bir araba yolculuğundan sonra bu oteli aramam çok uzun sürmedi. Bu kez durağım Selanik. Hava Kuzey Yunanistan’a göre oldukça sıcak ve bunaltıcı. Vücudum terden yapış yapış olduğunu, havadaki nem oranının ne kadar yüksek olduğunu gösteriyor. Selanik konum ve mimarisiyle bana İzmir Gündoğdu ve Kordon boyunu hatırlattı. Deniz kenarında onlarca çeşit çeşit vade ve restoranların tıka basa dolu olması, soklarda insan yoğunluğu olması, aynı İzmir. Selanik’te bu kalabalık dışında görecek bir çok müze var. Özelikle Yahudi müzeleri!. Otel şehrin göbeğinde. Otelin bulunduğu bölgede onlarca cafeler, restoranlar, diskotekler ve eğlence yerleri mevcut. Sanırım bu otelde konaklamamın hafta sonuna denk gelmesi sokaklardaki yoğun kalabalığı görmeme yetti. Otelin kapısı restoranların arasında kaybolmuş durumda. Kapıdan içeri girdiğmde dar merdivenlerle bir kaç basamak sonra, mini resepsiyon daki genç bizi güleryüzle karşıladı. Odam 3 katta yani bu binanın en üstünde. Otel alternatif çok renkli dizayn edilmiş küçük bir otel. Otel odası yoğun olan sokağa bakan yönde oldukça geniş ve laminatla kaplanmış. Otelde sıcak su için ketel, buzdolabı, bir kaç kanalı olan TV var. Ne yazıkki Wi-Fi erişimi özelikle geç saatlerde çok kuvvetli değil. Saat 23 u geçmesine rağmen dışardaki kalabalık ve müzik sesi odamı ziyaret ediyor. Bu otel konumu geçler için ideal diyebilirim. Oteldede kahvaltı mevcut değil. Kahvaltıyı 10 Euro karşılığında 2 sokak arkadaki diğer otelde (urban bu otelin başka şubesi) yapabiliyorsunuz. Bu otelin diğer binada araba park yeri var, fakat oradaki park yeri dolu. Özel araba kapalı park yeri günlüğü ise 14 Euro. Şayet bu bölgede konaklama hafta sonuna denk geldiyse.. sokakta bedava. Ben öyle yaptım. Çok kalabalık olmasına rağmen, nihayet arabamı park edecek bir yer buldum. Her yer cıvıl cıvıl, insan sesleri müzik sesleriyle başka bir ahenk alıyor! Akşam oldu, ayaklarım beni taşıyamaz hale geldiğinde otel odama çekilme vakti geldiğini anladım. Dışardaki kalabalık, gürültü sanki kaldığım otel odasında yapılıyordu. Oysaki pencereler 3 kat camla kaplıydı. Gürültü sabah 06 da son bulunca gözlerim kapandı. Sabah resepsiyona bu durumu anlattığımda, kızcağız bu soruna başka çözüm bulunamayacağını söyleyip, pazar akşamı buraların sakin olabileceğini söyleyerek bizi teskin etti. Ve bizi teselli ederek “sabah kahvaltısının onlardan olduğunu” söyleledi. Resepsiyon kızın dediği gibi pazar gecesi sokaklar sakin ve sessizdi. Pazartesi sabahı, kahvaltımı yapmak için Urban otele gittim. Kahvaltı fazlasıyla 10 Euro’nun hakkını verdi: açık büfe ve her şey mevcut! Bu konakladığım otel Gençler için ideal! Otel eski bir otel kesin bakıma ihtiyacı var!
翻譯